11 Mart 2014 Salı

Günümüzün Alternatif Bitkisi 'ASPİR'

 Dünya'da ve Ülkemizde son yıllarda revaçta olan Aspir Bitkisinin en önemli özellikleri (Carthamus Tinctorius) 


-Kuraklığa dayanıklı olmasından dolayı kıraç ve verimsiz arazilerde de  yetişebilmesi,

-Sözleşmeli Üretim ile ürünün alım garantisinin olması,

-Dikenli formları sayesinde özellikle ormanlık alanlarda domuz zararı görülen yerlerde alternatif bitki olarak yetiştirilmesi,
Biyodizel yapımında kullanılması,
-Biçerdöver ile hasat edilebilmesi,
-Nadas alanlarına ve münavebeye uygun olması,
Aspir yağı ile yağ sanayisinde kullanılması geri kalan küspesinin de hayvan yemi olarak değerlendirilebilmesi ile öne çıkan tek yıllık, yağlık bir bitkidir.




Dünya' da Aspir Yetiştiriciliği Merkezleri;

 Çin, Japonya, Kore, Hindistan, Pakistan, Afganistan’dan Türkiye’ye, Kuzey Rusya’dan Hint Okyanusu’na kadar uzanan alan, Nil Nehri kıyıları, Sudan, Etiyopya, İspanya, Portekiz, Fransa, İtalya, Romanya, Fas ve Arnavutluk

Aspir Çeşitleri

ÇEŞİTLERİ  
 DİKENLİLİK  
 ÇİÇEK RENGİ
 BİTKİ BOYU
(cm)
 TANE RENGİ
 YAĞ ORANI (%)
 1000 TANE AĞIRLIĞI
  VERİM
(KURU kg/da)
 YENİCE
 Dikensiz
 Kırmızı
 100-120
 Beyaz
 24-25
 38-40
 80-180
 DİNÇER
 Dikensiz
Turuncu 
 90-110
 Beyaz
 25-28
 45-49
 100-250
 BALCI
 Dikenli
 Sarı
 55-70
 Beyaz
 38-40
 40-48
 120-240
 REMZİBEY-05
 Dikenli
 Sarı
 60-80
 Beyaz
 30-33
 46-50
 100-200
Kaynak: Eskişehir-Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü

Türkiye genelinde TÜİK istatistiklerine göre aspirde ekili alan, üretim ve verim; 

Yıl
2009
2010
2011
2012
Toplam Yağlı Tohumlu Bitki Ekili Alan (Dekar)
7.022.475
7.688.965
7.742.481
7.614.483
Aspir Ekili Alan (Dekar)
215.237
135.000
131.668
155.918
Toplam Yağlı Tohumlu Bitki  Üretim (Ton)
2.396.044
2.969.477
3.227.588
3.138.361
Aspir Üretim (Ton)
20.076
26.000
18.228
19.945
Aspir Verim
( kg/dekar)
93
193
138
128
ASPİR BİTKİSİ 2013 YILI DESTEKLEME MİKTARLARI
Fark Ödemesi Desteği (krş/kg)
45
Mazot, gübre ve toprak analizi desteği (TL/dekar)
7
Yurt içi sertifikalı tohum üretim desteği (TL/kg)
0,5
Yurt içi sertifikalı tohum kullanım desteği (TL/da)
4






Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi EKER, 28/11/2013 tarihli konuşmasında Türkiye’ de nadasa bırakılan alanlarda yağ bitkisi yetiştirilmesinin teşvik edileceğini, yetiştirilen yağ bitkisinin alım garantisinin olacağını ve kilogram başına 50 kuruş destekleneceğini belirtti.  Nadas alanlarının toplamının 5 milyon hektar olduğu, bu arazide öncelikli olmak üzere aspir bitkisi ekilmesini, Türkiye’ de 45.000 hektar alanda aspir yetiştirildiğini ve sözleşmeli üretim yapan çiftçiye dekar başına ilave destek verileceğini böylece sözleşmeli üretim ile çiftçi ürününü nereye satacağını bilecek diye konuştu. 

Tarımsal Desteklemelerden faydalanabilmesi için çiftçilerimizin ÇKS sistemine kayıtlarının olması ve sözleşmeli üretim desteğinden faydalanması için sözleşmeli üretim yapmaları gerekmektedir.
Aspir Bitkisi Özellikleri
*70-130 cm boylanabilen
*Dikenli ve dikensiz formları olan
*Dikenli formlarının dikensizlere göre daha fazla yağ içerdiği
*Sarı, beyaz, turuncu, kırmızı, krem gibi değişik renklerde çiçeklere sahip
*Tohumları; beyaz, kahverengi ve üzerinde koyu çizgiler bulunan beyaz taneler şeklinde olan
*Dallanan ve her dalın ucunda içerisinde tohumları bulunan küçük tablalar oluşturan,
*Derinlere gidebilen kazık kök sistemine sahip
*Kuraklığa dayanıklı
*110-140 gün arasında yetişebilen
*Tek yıllık, uzun gün bitkisidir.
*Tohumlarında % 30-50 arasında yağ bulunan,
*Linoleik (Omega-6) ve Oleik (Omega-9, zeytin yağı kalitesinde) olmak üzere 2 ayrı tipi olan bir bitkidir.

*Buğday-arpa tarımında, toprak hazırlığından ürünün depoya alınmasına kadar geçen sürede kullanılan bütün alet-ekipmanların bu bitkinin tarımında da kullanılabilir.
*Orman içi alanlarda domuz zararına karşı alternatif bitkidir.
*Aspir bitkisinin çiçeklerinden 2 tip boya maddesi elde edilebilir:
Suda erimeyen kırmızı renkli “Carthamin” ve suda eriyebilen sarı renkli “Carthamidin” maddeleridir. Bunlar ipek kumaşların boyanmasında kullanılmaktadır.
*Aspirin tıbbi amaçlı kullanımının en yaygın olduğu ülke Çin’dir. Çin’de aspir eskiden beri çiçekleri için yetiştirilmektedir. Aspir çiçekleri pek çok hastalığın tedavisinde kullanıldığı gibi, bitkisel çay olarak da tüketilmektedir. Çay olarak tüketilmesindeki esas neden, aspir çiçeğinde amino asitler, mineral maddeler ve bazı vitaminlerin (B1, B2, B12, C ve E) bulunmasıdır.
*Özellikle sarı çiçeklerin diğer renklerdeki çiçeklerden daha fazla antioksidan madde içerdiği ve çay yapımında sarı çiçeklerin kullanılmasının daha yararlı olacağı ortaya konmuştur.
*Gıda maddesi olarak bazı Ortadoğu ve Asya ülkelerinde çiçekleri pilav, çorba, sos, ekmek ve turşulara katılarak onların sarı ve parlak turuncu renk almaları sağlanmıştır.
*İran’da, aspir tohumlarından elde edilen salça kıvamındaki madde, peynirin mayalanmasını hızlandırmak için kullanılmaktadır. Bu maddenin, beyaz peynire hoş bir koku ve yumuşaklık verdiği bildirilmektedir.
*Etiyopya ve Sudan’da genellikle, kavrulmuş aspir tohumları nohut, buğday ve arpa ile karıştırılarak çerez olarak tüketilmektedir.
*Aspir yağlık bir ürün olduğu için, günümüzde ağırlıklı olarak sanayide yağ elde etmek üzere değerlendirilmektedir.
*Yağ elde edilmesinde, ayçiçeği işleyen makineler aspir işlemeye de uygundur.
*Tohumlarından elde edilen yağ, yemeklik olarak kullanılmaktadır ve kalitelidir.
*İnsan sağlığı açısından önemli olan toplam doymamış yağ asitleri oranı çok yüksektir. Bu oran % 90-93 civarındadır (ayçiçeğinde bu oran % 86’dır).
*Son yıllarda Oleik asit (Omega 9) oranı yüksek tipler üzerinde de çalışmalar hızlanmıştır. Oleik yağ asidi oranı %85 civarında olan çeşitler geliştirilmiştir.
*Zeytinyağındaki oleik yağ asidi oranının % 56-83 arasında olduğu düşünüldüğünde, oleik tipteki aspir yağının beslenme açısından en az zeytinyağına eşdeğer olduğu açıkça ortaya çıkmaktadır.
*Hayvancılık için önemli bir yem hammaddesi olma potansiyeline sahip aspirin, yağı alındıktan sonra kalan %22-24 ham proteine sahip küspesi karma yem rasyonlarında kullanılabilmektedir.
*Aspir bitkisinin dikensiz formları yeşilken hayvanın otlatılmasına da uygundur. Doğrudan otlatmanın yanında, silaj veya kuru ot (yem) yapımına da elverişlidir.
*Yem olarak, çok lezzetli ve besleyici olup, besin değeri en az yulaf ve yoncaya eşdeğerdir.
*Tohumları (tane olarak), büyükbaş hayvanlara günde 2 kg’ı geçmemek üzere, kırdırılmadan, bütün halde arpa gibi yedirilebilir.
*Yağlı tohum olduğu için, bu şekilde beslenen süt hayvanlarında süt veriminin artış gösterdiği belirlenmiştir. 
*Aspirden elde edilen yağ, kozmetik sanayide, kuru saçların bakımında kullanıldığında yağın besleyici özelliği ile dökülmeleri azalttığı ve yeni saçların çıkmasına yardımcı olduğu belirlenmiştir
*Aspir biyodizel yapımında kullanılan en uygun yağlı tohumlardan birisidir.
*Aspirin kullanıldığı bir diğer alan da çiçekçilik sektörüdür. Aspirin dikensiz tipleri Batı Avrupa, Japonya ve Latin Amerika ülkelerinde kesme çiçekçilikte kullanılmaktadır.
*Tohum kabukları sanayide pek çok alanda kullanılabilmektedir. Örneğin, daha yoğun ve sert yüzeyli kağıt yapımında, hafif ve gözenekli fırınlanmış tuğla ve seramik yapımında, yalıtım işlerinde dolgu maddesi olarak, kolay kırılabilir hassas eşyalar için ambalaj yapımında başarılı bir şekilde kullanılmaktadır.
*Türkiye’de, aspir (haspir olarak da bilinmekte) çiçeği bazı yemeklere renk vermek amacıyla kullanılmaktadır. Örneğin, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde (Diyarbakır ve çevresinde) sarı renkteki aspir çiçekleri pilavlarda kullanılmakta ve pilavın sarı renkte olması sağlanmaktadır.
Toprak Hazırlığı
*Derin, verimli tınlı, drenaj problemi olmayan ve su tutma kapasitesi yüksek, pH değeri nötr veya nötre yakın (pH 5-7) olan topraklarda üstün verim alınabilmektedir.
*Tarla toprağı sonbaharda bir veya iki kere pullukla sürülür. Ekimden önce ise, diskaro ile ekime hazırlamak yeterli olacaktır.
*Tarla içerisinde yer yer çukur alanlar var ise ve yüzey drenajı da kötü ise, özellikle yağış suları ve sulama suları bu alanlarda birikerek bitkinin kök bölgesinin bazı hastalıklara açık hale gelmesine neden olacaktır. Bu nedenle yüzey drenajı iyi olmalıdır.
*Toprakta tuzun fazla bulunması, bitkide çimlenmeyi, verimi ve tanedeki yağ oranını düşürür.
Ekim Zamanı
*Ekimin Mart başı -Nisan ortası  yapılması uygundur. Bazı bölgelerde bu tarih Kasım-Şubat gibi değişebilir. (Örn: Çukurova Bölgesi)
*Geç ekimlerde, bitkiler kısa kalmakta, dallanma azalmakta, verim ve tanedeki yağ oranı düşmektedir. 


Sıra Arası ve Ekim Şekli
*Yabancı ot mücadelesi ve kontrolü açısından sıra arasının dar tutulması tavsiye edilir.
*En uygun sıra arası: 15-20 cm dir.
*Hububat ekiminde kullanılan makineler (mibzerler), aspir ekiminde de rahatlıkla kullanılabilmektedir.
Tohumluk Miktarı ve Ekim Derinliği:
*En uygun ekim şekli sıraya mibzerle ekimdir.
*Ekimde kuru şartlarda 3-4 kg/da tohum kullanılmalıdır. Dekarda ortalama 100.000 bitki bulunacak ve sıra üzeri mesafesi de 5-10 cm olacak şekilde ekim yapılması önerilir.
*İdeal ekim derinliği: 2.5-4.0 cm
*Ekimde hiçbir zaman 5 cm' den daha derine tohum bırakılmamalıdır.
*Üniform çıkışlar, genellikle sığ (yüzlek) ekimlerde sağlanmıştır.
Gelişme Evresi:
*Yıllık yağışı: 250-600 mm
*Ekimden yaklaşık 1-2 hafta sonra toprak yüzeyine çıkışlar başlar. Uygun şartlarda, 7-8 günde çıkışlar tamamlanmaktadır.
 *15°C-16°C’de çimlenme ve toprak yüzeyine çıkışlar daha hızlıdır.
*Ekimden hemen sonra, aşırı yağışlar sonucu toprak yüzeyi kaymak bağlamış ise, bu durum aspirin çıkışını engeller.
*Genç bitkiler yaklaşık 15-25 günlük bir süreyi rozet şeklinde geçirirler. *Bu dönemde, genç bitkiler -7°C’ye kadar soğuklara dayanıklıdırlar.
*Çeşitlere bağlı olmakla birlikte, -12°C’ye kadar dayanıklılık da söz konusudur.
*Rozet döneminden sonra sapa kalkmaya başlarlar.
*Çiçek tomurcukları (tablaları) oluştuktan sonra ise, 0°C’nin altındaki sıcaklıklar, çiçek ve tane gelişimini olumsuz yönde etkiler.
*Aşırı sıcaklıklara da oldukça dayanıklıdırlar. Örneğin sapa kalktıktan sonra, 40-45°C’ye varan sıcaklıklardan etkilenmezler.
Gübreleme
*Ekimden önce, toprak analizi yaptırılarak eksik olan bitki besin maddeleri tamamlanmalıdır.
*Etkili kök derinliğinde, bitkinin alacağı besin maddeleri mevcut olmalıdır.
*Toprak analizinin yapılamadığı durumlarda, dekara 8 kg azot, 5 kg fosfor yeterlidir.
*20-25 kg 20-20-0 ekimle beraber, üst gübrelemede 10 kg üre veya 30 kg 15-15-15 ekimle beraber, üst gübrelemede ise 10 kg üre verilmelidir.
*Azot, bitki başına tabla sayısını artırarak tohum verimini artırmaktadır.
*Azot uygulaması çiçeklenmeyi teşvik eder.
*Fosfor, bitki gelişiminin hızlı olmasını sağlar.
Yabancı Ot Kontrolü
*Aspir bitkisi, gelişmenin ilk 3-4 haftalık döneminde yabancı otlarla rekabet edemez.
*Ekimden önce tarlanın çıkış öncesi herbisit (ot ilacı) ile ilaçlanması ve ilacın toprağa karıştırılması gerekir veya çıkıştan hemen önce tarla yüzeyine uygulanması gerekir.
*Aspir tarımında çıkış öncesinde tarla yüzeyine veya ekimden hemen önce toprağa karıştırılarak kullanılabilecek ve tavsiye edilen herbisitlerden bir kaçı şöyledir:
Trifluralin, Metolachlor, EPTC, Barban, Profluralin ve Paraquat.
Bunlar, etkili kimyasal maddelerden birkaçı olup, ticari ilaç isimleri firmalara göre değişik isimler altında olabilir.
*Ekimde sıra arasının dar tutulması (15-17 cm), yabancı otları bastıracağından, ayrı bir yabancı ot mücadelesi gerekmeyecektir.
*Çıkış sonrası yabancı otların kimyasal yolla mücadelesinde yeşil aksama kullanılabilecek herbisitlerin piyasada bulunamama ihtimaline karşı, ekimden önce ekilecek alanın mutlaka treflan ile (dekara 230-250 g) ilaçlanması gerekir.
Sulama
*Aspir tarımında tane verimi açısından en kritik dönemler, sapa kalkma dönemi ve çiçeklenme öncesi dönemlerdir.

*Sapa kalkma dönemi, genellikle çıkıştan 20-25 gün sonraya denk gelmektedir.
*Çiçeklenme öncesi dönem ise, çeşitlere bağlı olarak, yine çıkıştan yaklaşık 55-65 gün sonrasına denk gelmektedir. Bu dönemlerde, eğer yeterli yağış alınamaz ise ve sulama olanağı da varsa, yapılacak ek bir sulama verimi artıracaktır.
*Eğer sulama yapılacak ise, kuraklık belirtileri bitki üzerinde ortaya çıkmadan önce yapılmalıdır. Özellikle, bitkilerin alt yapraklarında ortaya çıkacak “yanma”lar (yaprakların kahverengileşmesi), bitkinin su stresine (kuraklık) girdiğinin en belirgin işaretidir.
*Çok sıcak havalarda, sulama yapılmamalı veya çok kısa sürede bitirilmelidir.
*Sulama ile ilgili diğer bir konu ise, sulama suyu hiçbir zaman tarla yüzeyinde uzun süre göllenmemelidir. Bu durum, bazı kök hastalıklarına uygun ortam hazırlar.
HASAT
*Yaprakların büyük bir bölümünün tamamen kuruduğu (kahverengileştiği),
*Çiçek çanak yapraklarının hemen hemen kahverengiye döndüğü (geç açmış çiçek tablalarındaki çanak yapraklarında hafif bir yeşillik olabilir)
*Tablaların elle kolaylıkla harmanlanabildiği 
*Tanelerin tamamen beyaz renk aldığı dönem hasat zamanının geldiğinin bir işaretidir.
-Bu dönem, genellikle çiçeklenmeden 35-45 gün sonraya denk gelen dönemdir.

-Aspir hasat zamanı Temmuz-Ağustos aylarıdır.
-Kuru şartlarda aspir verimi 100-200 kg/da; sulu şartlarda ise 200-400 kg/da'dır.
*Hasat;  zamanında, geciktirilmeden hemen yapılmalıdır. Aksi takdirde, tanelerde renk değişikliği ve eğer yağış olursa, tablalarda bulunan tanelerin çimlenmesi söz konusudur.

*Hububat (buğday-arpa) hasadında kullanılan biçerdöverler, aspir hasadında da rahatlıkla kullanılabilir. Ancak, makinenin ayarlarının uygun bir şekilde yapılması zorunludur.
Aspir Yaprak Lekesi Hastalığı
Bu hastalık yalnız aspir de görülmektedir.
Belirtileri:
Bu hastalık daha çok yaprak lekesi şeklinde görülür. Yapraklardaki lekeler kahve renkli, zonlu (iç içe geçmiş halkalar halinde), 1 cm çapına kadar genişler ve ekseri birleşerek şekilsiz lekeleri oluştururlar. Hastalık çiçek sapları ve ince dallarda da görülebilir. Enfekteli çiçek tomurcuklan açılmaksızın pörsürler.
Kültürel Mücadele:
Hastalıklı bitki artıklarını toplayıp yok etmeli, temiz tohumluk kullanılmalı ve 2-3 yıllık münavebe uygulanmalıdır.
Kimyasal Mücadele:
Hastalığın ilk belirtilerinin görülmesinden sonra hastalığın seyrine göre
2-3 ilaçlama yapılmalıdır. Yaprakların alt ve üst yüzleri ilaçla kaplanmalıdır.
YAZAN: Ziraat Yüksek Mühendisi Gülfem AFŞİN KAHRİMAN
 Bu makale hazırlanırken Trakya Tarımsal Araştırma  Enstitüsü Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Metin BABAOĞLU nun makalesinden  faydalanılmıştır.