-Kuraklığa
dayanıklı olmasından dolayı kıraç ve verimsiz arazilerde de yetişebilmesi,
-Sözleşmeli
Üretim ile ürünün alım garantisinin olması,
Biyodizel yapımında kullanılması,
-Biçerdöver
ile hasat edilebilmesi,
-Nadas
alanlarına ve münavebeye uygun olması,
Aspir yağı ile yağ sanayisinde kullanılması geri kalan küspesinin de hayvan yemi olarak değerlendirilebilmesi ile öne çıkan tek yıllık, yağlık bir bitkidir.
Dünya' da Aspir Yetiştiriciliği Merkezleri;
Çin, Japonya, Kore, Hindistan, Pakistan, Afganistan’dan Türkiye’ye, Kuzey Rusya’dan Hint Okyanusu’na kadar
uzanan alan, Nil Nehri kıyıları, Sudan, Etiyopya, İspanya, Portekiz, Fransa, İtalya, Romanya, Fas ve Arnavutluk
Aspir Çeşitleri
ÇEŞİTLERİ
|
DİKENLİLİK
|
ÇİÇEK RENGİ
|
BİTKİ BOYU
(cm)
|
TANE RENGİ
|
YAĞ ORANI (%)
|
1000 TANE AĞIRLIĞI
|
VERİM
(KURU kg/da)
|
YENİCE
|
Dikensiz
|
Kırmızı
|
100-120
|
Beyaz
|
24-25
|
38-40
|
80-180
|
DİNÇER
|
Dikensiz
|
Turuncu
|
90-110
|
Beyaz
|
25-28
|
45-49
|
100-250
|
BALCI
|
Dikenli
|
Sarı
|
55-70
|
Beyaz
|
38-40
|
40-48
|
120-240
|
REMZİBEY-05
|
Dikenli
|
Sarı
|
60-80
|
Beyaz
|
30-33
|
46-50
|
100-200
|
Türkiye genelinde TÜİK istatistiklerine göre aspirde ekili alan, üretim ve verim;
Yıl
|
2009
|
2010
|
2011
|
2012
|
|
Toplam Yağlı
Tohumlu Bitki Ekili Alan (Dekar)
|
7.022.475
|
7.688.965
|
7.742.481
|
7.614.483
|
|
Aspir Ekili
Alan (Dekar)
|
215.237
|
135.000
|
131.668
|
155.918
|
|
Toplam Yağlı
Tohumlu Bitki Üretim (Ton)
|
|
2.969.477
|
3.227.588
|
3.138.361
|
|
Aspir Üretim
(Ton)
|
20.076
|
26.000
|
18.228
|
19.945
|
|
Aspir Verim
( kg/dekar)
|
93
|
193
|
138
|
128
|
ASPİR
BİTKİSİ 2013 YILI DESTEKLEME MİKTARLARI
|
|
Fark
Ödemesi Desteği (krş/kg)
|
45
|
Mazot,
gübre ve toprak analizi desteği (TL/dekar)
|
7
|
Yurt
içi sertifikalı tohum üretim desteği (TL/kg)
|
0,5
|
Yurt
içi sertifikalı tohum kullanım desteği (TL/da)
|
4
|
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi EKER, 28/11/2013 tarihli konuşmasında Türkiye’ de nadasa bırakılan alanlarda yağ bitkisi yetiştirilmesinin teşvik edileceğini, yetiştirilen yağ bitkisinin alım garantisinin olacağını ve kilogram başına 50 kuruş destekleneceğini belirtti. Nadas alanlarının toplamının 5 milyon hektar olduğu, bu arazide öncelikli olmak üzere aspir bitkisi ekilmesini, Türkiye’ de 45.000 hektar alanda aspir yetiştirildiğini ve sözleşmeli üretim yapan çiftçiye dekar başına ilave destek verileceğini böylece sözleşmeli üretim ile çiftçi ürününü nereye satacağını bilecek diye konuştu.
Tarımsal Desteklemelerden faydalanabilmesi için çiftçilerimizin ÇKS sistemine kayıtlarının olması ve sözleşmeli üretim desteğinden faydalanması için sözleşmeli üretim yapmaları gerekmektedir.
Aspir Bitkisi Özellikleri
*70-130
cm boylanabilen
*Dikenli
ve dikensiz formları olan
*Dikenli
formlarının dikensizlere göre daha fazla yağ içerdiği
*Sarı,
beyaz, turuncu, kırmızı, krem gibi değişik renklerde çiçeklere sahip
*Tohumları;
beyaz, kahverengi ve üzerinde koyu çizgiler bulunan beyaz taneler şeklinde olan
*Dallanan
ve her dalın ucunda içerisinde tohumları bulunan küçük tablalar oluşturan,
*Derinlere
gidebilen kazık kök sistemine sahip
*Kuraklığa
dayanıklı
*110-140
gün arasında yetişebilen
*Tek
yıllık, uzun gün bitkisidir.
*Tohumlarında
% 30-50 arasında yağ bulunan,
*Linoleik
(Omega-6) ve Oleik (Omega-9, zeytin yağı kalitesinde) olmak üzere 2 ayrı tipi
olan bir bitkidir.
*Buğday-arpa
tarımında, toprak hazırlığından ürünün depoya alınmasına kadar geçen sürede
kullanılan bütün alet-ekipmanların bu bitkinin tarımında da kullanılabilir.
*Orman
içi alanlarda domuz zararına karşı alternatif bitkidir.
*Aspir
bitkisinin çiçeklerinden 2 tip boya maddesi elde edilebilir:
Suda
erimeyen kırmızı renkli “Carthamin” ve
suda eriyebilen sarı renkli “Carthamidin”
maddeleridir. Bunlar ipek kumaşların boyanmasında kullanılmaktadır.
*Aspirin
tıbbi amaçlı kullanımının en yaygın olduğu ülke Çin’dir. Çin’de aspir
eskiden beri çiçekleri için yetiştirilmektedir. Aspir
çiçekleri pek çok hastalığın tedavisinde kullanıldığı gibi, bitkisel çay olarak
da tüketilmektedir. Çay olarak tüketilmesindeki esas neden, aspir
çiçeğinde amino asitler, mineral maddeler ve bazı vitaminlerin (B1, B2, B12, C
ve E) bulunmasıdır.
*Özellikle
sarı çiçeklerin diğer renklerdeki çiçeklerden daha fazla antioksidan madde
içerdiği ve çay yapımında sarı çiçeklerin kullanılmasının daha yararlı olacağı
ortaya konmuştur.
*Gıda
maddesi olarak bazı Ortadoğu ve Asya ülkelerinde çiçekleri pilav, çorba, sos,
ekmek ve turşulara katılarak onların sarı ve parlak turuncu renk almaları
sağlanmıştır.
*İran’da,
aspir
tohumlarından elde edilen salça kıvamındaki madde, peynirin mayalanmasını
hızlandırmak için kullanılmaktadır. Bu maddenin, beyaz peynire hoş bir koku ve
yumuşaklık verdiği bildirilmektedir.
*Etiyopya ve Sudan’da genellikle, kavrulmuş aspir
tohumları nohut, buğday ve arpa ile karıştırılarak çerez olarak
tüketilmektedir.
*Aspir
yağlık bir ürün olduğu için, günümüzde ağırlıklı olarak sanayide yağ elde etmek
üzere değerlendirilmektedir.
*Yağ
elde edilmesinde, ayçiçeği işleyen makineler aspir
işlemeye de uygundur.
*Tohumlarından
elde edilen yağ, yemeklik olarak kullanılmaktadır ve kalitelidir.
*İnsan
sağlığı açısından önemli olan toplam doymamış yağ asitleri oranı çok yüksektir.
Bu oran % 90-93 civarındadır (ayçiçeğinde bu oran % 86’dır).
*Son
yıllarda Oleik asit (Omega 9)
oranı yüksek tipler üzerinde de çalışmalar hızlanmıştır. Oleik yağ asidi oranı
%85 civarında olan çeşitler geliştirilmiştir.
*Zeytinyağındaki
oleik yağ asidi oranının % 56-83 arasında olduğu düşünüldüğünde, oleik tipteki aspir
yağının beslenme açısından en az zeytinyağına eşdeğer olduğu açıkça ortaya
çıkmaktadır.
*Hayvancılık
için önemli bir yem hammaddesi olma potansiyeline sahip aspirin, yağı
alındıktan sonra kalan %22-24 ham proteine sahip küspesi karma yem rasyonlarında
kullanılabilmektedir.
*Aspir
bitkisinin dikensiz formları yeşilken hayvanın otlatılmasına da uygundur.
Doğrudan otlatmanın yanında, silaj veya kuru ot (yem) yapımına da elverişlidir.
*Yem
olarak, çok lezzetli ve besleyici olup, besin değeri en az yulaf ve yoncaya
eşdeğerdir.
*Tohumları
(tane olarak), büyükbaş hayvanlara günde 2 kg’ı geçmemek üzere, kırdırılmadan,
bütün halde arpa gibi yedirilebilir.
*Yağlı
tohum olduğu için, bu şekilde beslenen süt hayvanlarında süt veriminin artış
gösterdiği belirlenmiştir.
*Aspirden elde
edilen yağ, kozmetik sanayide, kuru saçların bakımında kullanıldığında yağın
besleyici özelliği ile dökülmeleri azalttığı ve yeni saçların çıkmasına
yardımcı olduğu belirlenmiştir
*Aspir biyodizel yapımında kullanılan en
uygun yağlı tohumlardan birisidir.
*Aspirin
kullanıldığı bir diğer alan da çiçekçilik sektörüdür. Aspirin dikensiz tipleri
Batı Avrupa, Japonya ve Latin Amerika ülkelerinde kesme çiçekçilikte
kullanılmaktadır.
*Tohum
kabukları sanayide pek çok alanda kullanılabilmektedir. Örneğin, daha yoğun ve
sert yüzeyli kağıt yapımında, hafif ve gözenekli fırınlanmış tuğla ve seramik
yapımında, yalıtım işlerinde dolgu maddesi olarak, kolay kırılabilir hassas
eşyalar için ambalaj yapımında başarılı bir şekilde kullanılmaktadır.
*Türkiye’de,
aspir (haspir
olarak da bilinmekte) çiçeği bazı yemeklere renk vermek amacıyla
kullanılmaktadır. Örneğin, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde (Diyarbakır ve
çevresinde) sarı renkteki aspir
çiçekleri pilavlarda kullanılmakta ve pilavın sarı renkte olması
sağlanmaktadır.
Toprak
Hazırlığı
*Derin,
verimli tınlı,
drenaj problemi olmayan ve su tutma kapasitesi yüksek, pH
değeri nötr veya nötre yakın (pH 5-7)
olan topraklarda üstün verim alınabilmektedir.
*Tarla
toprağı sonbaharda bir veya iki kere pullukla sürülür. Ekimden önce ise, diskaro ile
ekime hazırlamak yeterli olacaktır.
*Tarla
içerisinde yer yer çukur alanlar var ise ve yüzey drenajı da kötü ise,
özellikle yağış suları ve sulama suları bu alanlarda birikerek bitkinin kök
bölgesinin bazı hastalıklara açık hale gelmesine neden olacaktır. Bu nedenle
yüzey drenajı iyi olmalıdır.
*Toprakta
tuzun fazla bulunması, bitkide çimlenmeyi, verimi ve tanedeki yağ oranını
düşürür.
Ekim
Zamanı
*Ekimin Mart başı -Nisan ortası yapılması uygundur. Bazı bölgelerde bu
tarih Kasım-Şubat gibi değişebilir. (Örn:
Çukurova Bölgesi)
*Geç
ekimlerde, bitkiler kısa kalmakta, dallanma azalmakta, verim ve tanedeki yağ
oranı düşmektedir.
Sıra
Arası ve Ekim Şekli
*Yabancı
ot mücadelesi ve kontrolü açısından sıra arasının dar tutulması tavsiye edilir.
*En
uygun sıra arası: 15-20 cm dir.
*Hububat
ekiminde kullanılan makineler (mibzerler), aspir
ekiminde de rahatlıkla kullanılabilmektedir.
Tohumluk
Miktarı ve Ekim Derinliği:
*En
uygun ekim şekli sıraya mibzerle ekimdir.
*Ekimde
kuru şartlarda 3-4 kg/da tohum kullanılmalıdır. Dekarda ortalama 100.000 bitki
bulunacak ve sıra üzeri mesafesi de 5-10 cm olacak şekilde ekim yapılması
önerilir.
*İdeal
ekim derinliği:
2.5-4.0 cm
*Ekimde
hiçbir zaman 5 cm' den daha derine tohum bırakılmamalıdır.
*Üniform
çıkışlar, genellikle sığ (yüzlek)
ekimlerde sağlanmıştır.
Gelişme
Evresi:
*Yıllık
yağışı: 250-600 mm
*Ekimden
yaklaşık 1-2 hafta sonra toprak yüzeyine çıkışlar başlar. Uygun şartlarda, 7-8
günde çıkışlar tamamlanmaktadır.
*15°C-16°C’de çimlenme ve toprak yüzeyine
çıkışlar daha hızlıdır.
*Ekimden
hemen sonra, aşırı yağışlar sonucu toprak yüzeyi kaymak bağlamış ise, bu durum
aspirin çıkışını engeller.
*Genç
bitkiler yaklaşık 15-25 günlük bir süreyi rozet şeklinde geçirirler. *Bu
dönemde, genç bitkiler -7°C’ye
kadar soğuklara dayanıklıdırlar.
*Çeşitlere
bağlı olmakla birlikte, -12°C’ye
kadar dayanıklılık da söz konusudur.
*Rozet
döneminden sonra sapa kalkmaya başlarlar.
*Çiçek
tomurcukları (tablaları) oluştuktan sonra ise, 0°C’nin
altındaki sıcaklıklar, çiçek ve tane gelişimini olumsuz yönde etkiler.
*Aşırı
sıcaklıklara da oldukça dayanıklıdırlar. Örneğin sapa kalktıktan sonra, 40-45°C’ye
varan sıcaklıklardan etkilenmezler.
Gübreleme
*Ekimden
önce, toprak analizi yaptırılarak eksik olan bitki besin maddeleri
tamamlanmalıdır.
*Etkili
kök derinliğinde, bitkinin alacağı besin maddeleri mevcut olmalıdır.
*Toprak
analizinin yapılamadığı durumlarda, dekara 8 kg azot, 5 kg fosfor yeterlidir.
*20-25
kg 20-20-0 ekimle beraber, üst gübrelemede 10 kg üre veya 30 kg 15-15-15 ekimle
beraber, üst gübrelemede ise 10 kg üre verilmelidir.
*Azot,
bitki başına tabla sayısını artırarak tohum verimini artırmaktadır.
*Azot
uygulaması çiçeklenmeyi teşvik eder.
*Fosfor,
bitki gelişiminin hızlı olmasını sağlar.
Yabancı
Ot Kontrolü
*Aspir
bitkisi, gelişmenin ilk 3-4 haftalık döneminde yabancı otlarla rekabet edemez.
*Ekimden
önce tarlanın çıkış öncesi herbisit (ot ilacı) ile ilaçlanması ve ilacın
toprağa karıştırılması gerekir veya çıkıştan hemen önce tarla yüzeyine
uygulanması gerekir.
*Aspir
tarımında çıkış öncesinde tarla yüzeyine veya ekimden hemen önce toprağa
karıştırılarak kullanılabilecek ve tavsiye edilen herbisitlerden bir kaçı
şöyledir:
Trifluralin, Metolachlor,
EPTC, Barban, Profluralin ve Paraquat.
Bunlar,
etkili kimyasal maddelerden birkaçı olup, ticari ilaç isimleri firmalara göre
değişik isimler altında olabilir.
*Ekimde
sıra arasının dar tutulması (15-17 cm), yabancı otları bastıracağından, ayrı
bir yabancı ot mücadelesi gerekmeyecektir.
*Çıkış
sonrası yabancı otların kimyasal yolla mücadelesinde yeşil aksama
kullanılabilecek herbisitlerin piyasada bulunamama ihtimaline karşı, ekimden
önce ekilecek alanın mutlaka treflan ile
(dekara 230-250 g) ilaçlanması gerekir.
Sulama
*Aspir
tarımında tane verimi açısından en kritik dönemler, sapa kalkma dönemi ve
çiçeklenme öncesi dönemlerdir.
*Sapa
kalkma dönemi, genellikle çıkıştan 20-25 gün sonraya denk gelmektedir.
*Çiçeklenme
öncesi dönem ise, çeşitlere bağlı olarak, yine çıkıştan yaklaşık 55-65 gün
sonrasına denk gelmektedir. Bu dönemlerde, eğer yeterli yağış alınamaz ise ve
sulama olanağı da varsa, yapılacak ek bir sulama verimi artıracaktır.
*Eğer
sulama yapılacak ise, kuraklık belirtileri bitki üzerinde ortaya çıkmadan önce
yapılmalıdır. Özellikle, bitkilerin alt yapraklarında ortaya çıkacak “yanma”lar
(yaprakların kahverengileşmesi), bitkinin su stresine (kuraklık) girdiğinin en
belirgin işaretidir.
*Çok
sıcak havalarda, sulama yapılmamalı veya çok kısa sürede bitirilmelidir.
*Sulama
ile ilgili diğer bir konu ise, sulama suyu hiçbir zaman tarla yüzeyinde uzun
süre göllenmemelidir. Bu durum, bazı kök hastalıklarına uygun ortam hazırlar.
HASAT
*Yaprakların
büyük bir bölümünün tamamen kuruduğu (kahverengileştiği),
*Çiçek
çanak yapraklarının hemen hemen kahverengiye döndüğü (geç açmış çiçek
tablalarındaki çanak yapraklarında hafif bir yeşillik olabilir)
*Tablaların
elle kolaylıkla harmanlanabildiği
*Tanelerin
tamamen beyaz renk aldığı dönem hasat zamanının geldiğinin bir işaretidir.
-Bu
dönem, genellikle çiçeklenmeden 35-45 gün sonraya denk gelen dönemdir.
-Aspir
hasat zamanı Temmuz-Ağustos aylarıdır.
-Kuru
şartlarda aspir
verimi 100-200 kg/da; sulu şartlarda ise 200-400 kg/da'dır.
*Hasat; zamanında, geciktirilmeden hemen
yapılmalıdır. Aksi takdirde, tanelerde renk değişikliği ve eğer yağış olursa,
tablalarda bulunan tanelerin çimlenmesi söz konusudur.
*Hububat
(buğday-arpa) hasadında kullanılan biçerdöverler, aspir
hasadında da rahatlıkla kullanılabilir. Ancak, makinenin ayarlarının uygun bir
şekilde yapılması zorunludur.
Aspir
Yaprak Lekesi Hastalığı
Bu
hastalık yalnız aspir de
görülmektedir.
Belirtileri:
Bu
hastalık daha çok yaprak lekesi şeklinde görülür. Yapraklardaki lekeler kahve
renkli, zonlu (iç
içe geçmiş halkalar halinde), 1 cm çapına kadar genişler ve ekseri birleşerek
şekilsiz lekeleri oluştururlar. Hastalık çiçek sapları ve ince dallarda da
görülebilir. Enfekteli
çiçek tomurcuklan açılmaksızın pörsürler.
Kültürel
Mücadele:
Hastalıklı
bitki artıklarını toplayıp yok etmeli, temiz tohumluk kullanılmalı ve 2-3
yıllık münavebe uygulanmalıdır.
Kimyasal
Mücadele:
Hastalığın
ilk belirtilerinin görülmesinden sonra hastalığın seyrine göre
2-3
ilaçlama yapılmalıdır. Yaprakların alt ve üst yüzleri ilaçla kaplanmalıdır.
YAZAN: Ziraat Yüksek Mühendisi Gülfem AFŞİN KAHRİMAN
Bu makale hazırlanırken Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Metin BABAOĞLU nun makalesinden faydalanılmıştır.